BİRİ DİYET Mİ DEDİ ...?
Her ne kadar hava şartları yaza girmemize izin vermese de takvimler misss gibi Haziran' ı gösteriyor. Mevsim geçişleri zaten sancılı, üstüne bir de havadaki dengesizlik derken tam bir arada kalmışlık sendromuyla karşı karşıyayız. Ama kadın dediğimiz varlık takvimleri baz alır ve diyet sezonu açılır…:) Her yaz başı sıkça görmeye alışık olduğumuz şunu yerseniz acaip yağ yakıyormuş, bundan günde en az 2 bardak içmek gerekiyormuş, şu kür tüm dertlere devaymış gibi bir çok lakırtı bu yıl da şehir efsaneleri arasında yerini almaya başladı bile… Aslında bu konuda önceki yıllara oranla ciddi bir bilinçlenme de yok değil. Uzman görüşleri bu işlerdeki referansımız olmalı. Ve uzmanların ortak görüşlerinden derlediğim birkaç tüyo var şimdi;
Düzenli kahvaltı yapmak; Uzmanlar metabolizmanın kahvaltıdan hemen sonra çalışmaya başladığını, düzenli kahvaltının bu süreci hızlandırdığı görüşündeler. Yani sağlıklı ve abartıdan uzak bir kahvaltıyla güne başlıyoruz.
Su tüketimi; Günde 2 ila 3 lt. arası su tüketimi şart, bu artık su götürmez bir gerçek .:)
Kaçamaklara dikkat; Fındık, fıstık, çekirdek, kek, bisküvi, şarküteri ürünleri derken ebatta küçük kaloride büyük atıştırmalıklara dikkat ediyoruz.
Ekmeğin masumiyeti; Uzun yıllar sanık sandalyesinde kalan ekmek artık masum. Tabii esmer ekmek olması şartıyla :) Esmer ekmek içerdiği liflerle tokluk hissi verecek ve metabolizmanızın hızlı çalışmasına destek verecek altın değerinde bir besin.
Veee tabii spor… Metabolizmanın en iyi dostu da şüphesiz spor. Her yıl diyet modası değişir, ama sporun gerekliliği tüm uzmanların ortak paydasında kalmaya devam etmektedir. Bazen kısa yürüyüşler, bazen spor salonları ya da bulduğumuz açık alanlardaki aktivitelerle diyeti desteklemek işin felsefesinin özünü oluşturuyor. Sadece zayıflamak için değil sağlıklı bir yaşam için de sporu her daim hayatımızın merkezine koymak gerektiğini vurguluyor;
Sımsıcak anılar biriktireceğiniz gönlünüzce ve sağlıklı bir yaz geçirmenizi diliyorum. :)
EDİTÖR : MELIS BATIBEKI ALPARSLAN